Yeni Üyelik Haber bülteni üyeliği |
EKONOMİK YAPI İzmir, Türkiye GSYİH'nın ortalama %8'lik kısmını üretmektedir. İzmir ilinin çok yönlü olan ekonomisi tarım, sanayi, ticaret ve turizme dayanmakta, Gayri safi hasılanın %15'i tarımdan, %15'i ticaretten, %35'i sanayi sektöründen ve %35'i hizmet sektöründen sağlanmaktadır. İmalat sanayinde ise İstanbul ve Kocaeli'nden sonra üçüncü sırada İzmir yer almaktadır. İzmir Türkiye'nin ihracat açısından en büyük kapılarından biridir. Doğal güzellikleri ve tarihi zenginlikleri, kara, demiryolu, hava ve deniz ulaşımı, konaklama tesisleri ve alt yapıları ile turizm sektörü de her geçen gün gelişmektedir. TARIM ve HAYVANCILIK: İzmir ili topraklarının 366464 hektarı (%30.6) tarım alanlarından, 490617 hektarı (%41) orman ve fundalıklardan, 12894 hektarı (%10.1) çayır ve meralardan, 23234 hektarı (%18,2) diğer alanlardan oluşmaktadır.
İl Topraklarının Dağılımı: 2000 yılı itibarı ile, toplam 344.236 hektar tarım arazisinin 169.244 hektarı ekilirken, 1.364 hektarı nadasa bırakılmaktadır. Tarım Alanları: (Hektar) (2000)
Kaynak: Tarımsal Yapı İstatistikleri, DİE, 2000 2002 yılı verilerine göre, İzmir'de toplam tarım alanı, 366.464 hektara yükselmiştir. 2002 yılı itibarı ile İzmir ili tarım alanlarının dağılımı aşağıdaki tabloda belirtilmiştir. Tarım Alanlarının Dağılımı: 2002 yılı itibarı ile 366.464 hektar tarım arazisine sahip İzmir ilinde 229.986 hektar sulanabilir tarım arazisi mevcuttur. Ekilişi gerçekleştirilen ürünler üzerinden yapılan değerlendirmede, toplam sulanan alanın 179.973 hektar olduğu saptanmıştır. Diğer bir ifade ile, sulanabilir tarım arazisinin %78,3'ü sulanabilmektedir. DİE Tarımsal Yapı İstatistikleri çerçevesinde, ilin 2000 yılı ve bitkisel üretim değerleri incelendiğinde, meyvelerin önemi dikkat çekmektedir. 721.309 tonluk üretim miktarına sahip olan meyvelerin toplam pazarlanan bitkisel üretim içindeki payı %51,02'dir. Meyvelerin pazarlanan değerinin %55,65'ini taş çekirdekliler, %36,50'sini ise üzümsü meyveler oluşturmaktadır. Taş çekirdekli meyve üretimi ve pazarlanan değeri incelendiğinde 251.312 ton üretim miktarı, 191.421.586 milyon TL değer ve %88'lik pay ile zeytinin ön plana çıktığı görülmektedir. Ülkemizde zeytin üretiminin %15'i İzmir'de gerçekleşmektedir.Üzümsü meyvelerin üretimi ve pazarlanan değeri dikkate alındığında, 227.526 ton üretim miktarı, 120.636.105 milyon TL değer ve %84'lük pay ile üzümün önemi görülmektedir. Meyveleri, %32,00 pay ile sebzeler izlemektedir. Sebzelerin pazarlanan değerinin %82,20'sini, meyvesi yenen sebzeler oluşturmaktadır. Bu kategoride 57.713.896 milyon TL. ile domates, 32.112.305 milyon TL. ile karpuz, 25.887.662 milyon TL. ile hıyar ve 17.619.800 milyon TL. ile sivri biber ilin en yüksek değere sahip sebzeleri olarak dikkat çekmektedir. Bu durum, ilde seracılığın oldukça gelişmiş olmasının doğal bir sonucu olarak değerlendirilebilir. Toplam 6.795 dekar örtü altı tarım alanı bulunan il, Ege Bölgesi'nde Muğla ve Aydın'ın ardından 3. sırada yer almaktadır. Sebzeleri, %16,98'lik pay ile tarla ürünleri izlemektedir. Tarla ürünlerinin pazarlanan değerinin %58,26'sını endüstriyel bitkiler, %24,97'sini yumru bitkiler oluşturmaktadır. Endüstriyel bitkilerden pamuk (168.306 ton üretim, 41.527.670 milyon TL. değer, %70'lik pay) ve tütün (10.020 ton üretim, 17.171.634 milyon TL. değer, %29'luk pay) en önemli iki ürün olarak dikkat çekmektedir. Yumru bitkilerden 338.261 ton üretim, 23.494.224 milyon TL. değer ve % 93'lük pay ile patates ilin önemli tarla ürünlerinden biridir. İlde, hayvancılık sektöründe kullanılmak üzere, toplam 14.335 hektarlık alanda yem bitkileri ekilmektedir. 2000 yılında 97.408 ton hasıl, 69.859 ton yeşil ot ve 74.856 ton kuru ot üretilmiştir. İlin, canlı hayvan varlığı incelendiğinde, sığırın 40.543.841 milyon TL değer ve %65'lik pay ile ilk sırada yer aldığı görülür. Hayvansal ürünlerinin pazarlanan değeri içinde et %52, beyaz et %31, süt %8,3 ve yumurta %7,3 pay ile ilk dört sırayı almaktadır. Tarımsal Üretim Değerleri (Cari Fiyatlarla milyon TL)
Kaynak: Tarımsal Yapı İstatistikleri, DİE, 2000 İlde, 2000 yılında cari fiyatlarla toplam tarımsal üretim değeri, 1.159.118.197 milyon TL'dir. Bunun 747.838.346 milyon TL'sini bitkisel üretim, 175.951.197 milyon TL'sini canlı hayvanlar üretimi, 235.328.654 milyon TL'sini de hayvansal ürünler üretimi oluşturmaktadır. Bitkisel üretim değeri ile canlı hayvanlar üretim ve hayvansal ürünler üretim değerleri kıyaslandığında bitkisel üretim değerinin payı (%65) dikkat çekmektedir. Ege Bölgesi bitkisel üretim değerinin % 25,4'ünü, canlı hayvanlar üretim değerinin %20,1'ini, hayvansal ürünler üretim değerinin ise % 29,5'ini İzmir karşılamaktadır. İlde, bitkisel üretim değerinin toplam tarımsal üretim değeri içindeki payı (%65) hem Ege Bölgesi içindeki orandan (%64) hem de Türkiye oranından (%56) yüksek iken, canlı hayvanlar üretim değeri (%15), gerek bölge (%19), gerekse ülke (%25) oranından düşüktür. Hayvansal ürünler üretim değerinin payı ise (%20), hem bölge (%17) hem de ülke (%19) paylarından yüksektir. İl, toplam tarımsal üretim değeri sıralamasında ülkemiz genelinde, Konya'dan sonra ikinci sıradadır. Tarımsal Üretim Değeri (2002)
Kaynak: www.izmir-tarim.gov.tr İlin 2002 tarımsal üretim değeri incelendiğinde, %71,4'lük pay ile bitkisel üretimin ilk sırada, %26,1'lik pay ile hayvansal üretimin ikinci sırada, %2,5'lik pay ile su ürünleri üretiminin üçüncü sırada yer aldığı görülmektedir. 2000 yılı verilerine benzer şekilde, bitkisel üretim içinde %27,5'lik pay ile meyveler ilk sırada yer alırken, %22,8'lik pay ile sebzeler ikinci, %19,2'lik pay ile tarla ürünleri üçüncü sırada bulunmaktadır. Tarımsal üretim değerinin %26,1'ini oluşturan hayvansal ürünler üretimi incelendiğinde, et ve sütün ilk iki sırayı alan ürünler olduğu görülmektedir. %2,5'lik paya sahip su ürünleri üretim değerinin %51'ini kültür balıkları, %44'ünü ise deniz balıkları oluşturmaktadır. Sanayi: İzmir, İstanbul ve Kocaeli ile birlikte, Ülkemizde sanayinin en fazla geliştiği üç ilden biridir. Sahip olunan hammadde kaynakları, nitelikli iş gücü, ulaşım olanakları, iç ve dış piyasalara yakınlık sanayinin gelişmesinin itici gücü olmuştur. Faal nüfusun %15'i sanayide çalışmaktadır. Gayri safi gelirin ise %35'i sanayi sektöründen sağlanmaktadır. Sanayi özellikle metal eşya, makine ve taşıt araçları, gıda, tütün, dokuma, giyim eşyası, kürk, ayakkabı, deri, kimya, ağaç ürünleri mobilya ve kağıda dayanmaktadır. İzmir'in, Ülkemiz ve Ege Bölgesi sanayi kuruluşları içindeki payı önem taşımaktadır. Ülkemizdeki en büyük 500 sanayi kuruluşunun % 10'u; Ege Bölgesi'ndeki sanayi kuruluşlarının yaklaşık yarısı İzmir'de bulunmaktadır. Sanayi kuruluşlarının burada toplanmasında en önemli etken, İzmir'in geniş bir art ülkeye sahip olmasıdır. Kuzeyde Edremit körfezi, Doğuda Orta Gediz havzası, Güneyde Küçük ve Büyük Menderes havzalarının iç kısımlarına kadar sokulan geniş bir etki alanına sahiptir. Söz konusu alanların zengin tarım potansiyeli, İzmir'i bu ürünlerin toplanıp dağıtıldığı canlı bir ticaret noktası haline getirmiş ve İzmir yıllarca bu ticari canlılığını gerek yurt içi pazarlar ve gerekse yurt dışı pazarlar açısından sürdürmüştür. Bu alanların zeytin, incir ve üzüm gibi çok değerli tarımsal ürünleri yıllarca Avrupa pazarlarına taşınmıştır. Sanayi kuruluşlarının İzmir'de toplanmalarının bir başka nedeni, ulaşım olanakları açısından olumlu bir konum sergilemesidir. İzmir; Bakırçay, Gediz, Küçük ve Büyük Menderes havzalarının batıdaki bitim noktasıdır. Kara ve demiryolu ulaşımı iç bölgeleri İzmir'e bağlamakta ve bu ulaşım yapısı nedeniyle İzmir bir merkez kent rolünü üstlenmektedir. İzmir'in ulaşım açısından odak noktası olmasının bir diğer önemli nedeni de limanının bulunmasıdır. Gerek kara ve gerekse demiryolu ulaşımı ile İzmir'e taşınan ürünler İzmir Limanı aracılığı ile dış dünyaya açılmaktadır. Yıllarca tarımsal ham madde ihracı yapan liman çevresi, bu süreç içinde küçük işletme, depo ve antrepolarla dolmuş, küçük kuruluşlar zamanla büyüyerek büyük sanayi kuruluşları halini almıştır. Kentin sanayi açısından yoğunlaşmasının diğer bir önemli nedeni de, büyük bir pazar olmasıdır. Uzun yıllar Batı Anadolu'da önemli bir nüfus birikim noktası olan İzmir, bu özelliği ile önemli bir pazar noktasıdır ve pek çok sanayi kuruluşu bu nüfus kitlesine özellikle gıda üretimi sağlamak üzere, yakın çevrede kurulmuşlardır. Sanayi kuruluşlarının mekan kullanımında geçmişten günümüze doğru önemli değişmeler yaşanmış, büyük bir bölümü küçük imalathane ve atölyelerden oluşan ilk sanayi kuruluşlarının kuruluş yerleri, eski limana yakın olmaları nedeniyle Pasaport-Konak-Çankaya arasındaki alan olmuştur. Bu alanda özellikle tütün, üzüm ve incir işletmeleri kurulmuştur. Günümüze yakın bir zamana kadar da bu kuruluşların bazıları üretimlerine devam etmişlerdir. İzmir'de geleneksel sanayi kuruluşlarının kuruluş yeri olarak seçtikleri bir diğer mekan ise, Alsancak limanına yakın, Alsancak ile Çınarlı arasındaki bölgedir. İlk sanayi bölgeleri bu çevreden kentin alansal olarak yayılmasına paralel olarak dışarıya doğru taşmış ve Mersinli üzerinden Eski Bornova yolu boyunca bir sanayi aksı oluşturacak şekilde doğuya doğru uzanmıştır. Sanayi kuruluşlarının daha sonraki dönemdeki yayılım alanı ise İzmir-Ankara devlet karayolu ile Kemalpaşa caddesi boyunca Hacılarkırı, Işıklar ve Pınarbaşı'na doğru olmuştur. Pınarbaşı-Işıkkent sanayi kuşağı 1970'li yıllarda özellikle demir-çelik, çimento, otomotiv ve motor sanayi kuruluşları ile dolmuştur. İzmir sanayi mekanlarının sonraki yıllarda daha da geliştiği ve kent çevresindeki karayolları boyunca yeni yeni sanayi aksları oluştuğu görülmektedir. Günümüzde sanayi kuruluşları üç aks boyunca uzanım göstermekte ve bu akslar içinde OSB ve serbest bölgeler yer almaktadır. Bunlar; Pınarbaşı-Işıkkent-Kemalpaşa aksı, Çiğli-Menemen aksı ve Karabağlar-Torbalı-Menderes sanayi akslarıdır. Sanayi akslarından birisi olan Pınarbaşı-Işıkkent sanayi aksı, Belevi kent eşiğinin aşılmasıyla Kemalpaşa'ya kadar uzanmakta ve İzmir sanayinin doğu-batı aksını meydana getirmektedir. Bu aks üzerinde sanayi kuruluşlarının yeni yer seçimi alanları Kemalpaşa'da Organize Sanayi Bölgesi ile İzmir-Ankara karayolunun kuzey ve güneyindeki alanlardır. İzmir'deki sanayi akslarından bir diğeri Karşıyaka-Çiğli-Menemen-Aliağa, ya da kuzey sanayi aksıdır. Bu bölgede özellikle Atatürk Organize Sanayi bölgesi, sanayi kuruluşları için önemli bir yoğunlaşma noktasını oluşturmaktadır. Menemen Deri Serbest Bölgesi de bu aks üzerinde bulunmaktadır. İzmir'in diğer sanayi aksı ise güney sanayi aksı olarak da adlandırılan İzmir-Menderes-Torbalı sanayi aksıdır. Bu aks üzerinde özellikle mobilya sanayii kuruluşları bulunmaktadır. Karabağlar mobilya üretim aksı ile Kısıkköy mobilya sanayi bölgesi bu aksın önemli birer üretim alanlarıdır. Öte yandan yine bu aks üzerinde kurulan Ege Serbest Bölgesi güney sanayi aksına ayrı bir dinamizm kazandırmaktadır. İzmir sanayinin gelişimi, özellikle 1970'li yıllardan sonra hız kazanmıştır. 1964 yılında İzmir'de 220 sanayi kuruluşu bulunurken, bu rakam sonraki yıllarda giderek artmıştır. 1973 yılında sanayi kuruluşu sayısı 550 iken, bu sayı 1982'de 840'a, 1998'de 1183'e ve 2002 yılında 5160'a yükselmiştir. İzmir ilinde 2002 yılında 178 adet teşvik belgesi kapsamında, toplam 776229 milyar TL değerinde teşvik belgeli yerli yatırımda 8 884 kişilik istihdam yaratılmıştır. 2002 yılında ülke düzeyindeki toplam yabancı sermaye yatırımlarının %12'sini Ege Bölgesi almıştır. Bölgede en fazla yabancı sermaye yatırımına sahip il İzmir'dir. İlde 2002 yılı itibariyle 27 adet teşvik belgesi kapsamında, toplam 112338 bin $ değerinde yabancı yatırımda 1717 kişilik istihdam yaratılmıştır. İmalat sanayi kapasite kullanım oranları 2003 yılının 3. döneminde bir önceki yıla göre, tüketim, ara ve yatırım sektörlerinde artış göstermiştir. 2003 yılı 3. dönem kapasite kullanım oranı tüketim sektöründe % 62 olurken, ara mallar sektöründe % 69, yatırım sektöründe ise %58 olarak gerçekleşmiştir. ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ, SERBEST BÖLGELER VE KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ : İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi: İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi; 7 milyon m 2 alanı, 605 parseli, 25 000 çalışanı, 1 milyar Doları geçen ihracat hacmi ile Ege Bölgesinin ve ülkemizin önde gelen sanayi bölgelerindendir. Tekstil, endüstriyel tarım ürünleri, yaş ve kuru meyve, sebze, konserve, bitkisel yağ, pamuk ve deri ürünleri, elektrik-elektronik, plastik, ambalaj, otomotiv, büro, otel ve hastane malzemeleri, soğutma sistemleri, yapı malzemeleri lastik ve kauçuk, döküm, endüstriyel makineler, pompa, cam ve ağaç işleri gibi alanlarda 500'den fazla tesis, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet göstermektedir. Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi : 4,1 milyon m 2 büyüklüğünde alana kurulu Bölge'de, 300 sanayi parseli bulunmaktadır. İşletmelerin yüzde 20'si gıda, yüzde 7'si tekstil, yüzde 2'si elektronik-elektrik, yüzde 30'u kimya-plastik, yüzde 13'ü kağıt-ambalaj, yüzde 18'i makine ve oto yan sanayi ve yüzde 10'u yapı ve inşaat malzemeleri sektörlerinde faaliyette bulunmaktadır. Tire Organize Sanayi Bölgesi : 4,1 milyon m 2 alana kurulan Tire Organize Sanayi Bölgesi'nde, kuruluşlar; tekstil, madencilik, kimya, gıda, tütün, inşaat gibi sektörlerde faaliyet göstermektedir. Ege Serbest Bölgesi : Türkiye'de özel şirket tarafından kurulan ve işletilen ilk üretim serbest bölgesidir. 14.09.1990 tarihinde resmi açılışı yapılarak, hizmete girmiştir. 2200000 m 2 'lik alana sahiptir. Kara, deniz ve hava ulaşım noktalarına yakındır. Bölge'de; Yüksek Planlama Kurulu'nun 07.10.1998 tarih ve 88/90 sayılı kararı ile uygun görülen sanayi, ticaret ve hizmet faaliyetleri yürütülmekte; 306 yerli, 29 yabancı, 49 yerli ve yabancı ortaklığından oluşan 384 firma; elektronik, otomotiv, makine, tekstil, enformasyon teknolojisi, optik aletler, elektrik, kimya, mobilya, tıbbi cihazlar ve diğer hafif sanayi kollarında faaliyetlerini sürdürmektedir. Menemen Deri Serbest Bölgesi : İzmir Menemen Deri Serbest Bölgesi 1997 yılında kurulmuştur. 1 760 000 m 2 alana sahiptir. 189 adet yatırıma uygun parseli bulunan serbest bölgede; ayakkabı, deri imalat ve satım, deri kimyasalları üretim, alım-satım, deri makineleri, konfeksiyon malzemeleri, deri yan ürünleri, deri tekstil, ham deri, halı ürünleri ağırlıklı olmak üzere inşaat ve otomotiv sektörleri bulunmaktadır. İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi : Bakanlar Kurulu'nun 07.10.2002 tarih ve 2002/4889 sayılı kararı ile, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü'nün Urla kampus alanı içerisinde bulunan, 218.4 hektarlık alanda, İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi'nin kurulması uygun görülmüş; Bölge'de çalışmaları bir an önce başlatmak amacıyla, Bakanlar Kurulu'nun 21.07.2003 tarih ve 2003/5962 sayılı kararı ile, Yüksek Teknoloji Enstitüsü'ne ait inkubatör binasının, Teknoloji Geliştirme Bölgesi için alınması kararlaştırılmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgesi A.Ş. kurulmuş ve çalışmalarına başlamıştır. İzmir Teknoloji Geliştirme Bölgesi aktif hale gelmesi ile: Sanayinin teknolojik sorunlarının çözümüne yönelik bir başvuru odağı olacak, bilgi birikimi ve araştırma-geliştirme sonuçları ile ilgili olarak sanayi kuruluşlarını bilgilendirme ve araştırma-geliştirme sonuçlarını uygulamaya aktarma görevini üstlenecektir. Uluslararası araştırma projelerinin gerçekleştirilmesi ile, sanayi kuruluşlarına katma değer sağlanacaktır. Bölge, ülke araştırmacılarına, üniversitelere, diğer araştırma kuruluşlarına teknik destek hizmeti verecek, gereğinde deneysel üretim ilişkileri kuracak ve çalıştıracaktır. Kaynakların birleştirilmesi ve verimli kullanımı yoluyla AR-GE çalışmalarında çok daha etkileşimli bir sistem kurulmuş olacaktır. KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİ İzmir ilinde sanayinin planlı gelişimini sağlamak amacıyla, küçük ölçekli sanayi kuruluşlarının faaliyet gösterdiği Küçük Sanayi Siteleri de hızla kurulmaktadır. Faaliyette Olan Küçük Sanayi SiteleriHalkapınar (I+II) Bl.KSS : 725 İşyeri Kınık KSS : 75 İşyeri Merkez II. Oto (I+II) KSS : 818 İşyeri Merkez III. Oto (I+II) KSS : 424 İşyeri Merkez (Metal İşleri ) KSS : 670 İşyeri Bornova KSS : 500 İşyeri Merkez (Ağaç İşleri) KSS : 391 İşyeri Ödemiş KSS : Sos. Tes. Çıraklık. Ok. Menemen KSS : 94 İşyeri Aliağa KSS : 254 İşyeri Merkez (Dökümcüler) : 100 İşyeri Ayakkabıcılar KSS : 1 000 İşyeri T O P L A M : 5 051 İşyeri Yapımı Devam Eden Küçük Sanayi Siteleri Tire KSS : 500 İşyeri Kınık (II. Bl.) KSS : 150 İşyeri Bergama KSS : 200 İşyeri Merkez KSS : 150 İşyeri Dikili : 95 İşyeri Torbalı : 100 İşyeri Foça : 100 İşyeri Bayındır : 500 İşyeri T O P L A M : 3 149 İşyeri GENEL TOPLAM : 8 200 İşyeri
TİCARET Ulaşım olanakları, Organize Sanayi Bölgeleri, Serbest Bölgeleri, Uluslararası Fuarı ve büyük bir limanın varlığı yanında, Ticaret Odaları, İhracatçı Birlikleri, Sanayi Odası ve Ticaret Borsası gibi meslek kuruluşlarının faaliyet ve gayretlerine bağlı olarak, İzmir'de iç ve dış ticaret gelişmiştir. İzmir'in ticaret hacmi, Türkiye ticaret hacminin %7'sini oluşturmaktadır. Türkiye ihracatının yaklaşık %19'u, Ege Bölgesi ihracatının ise (%89-91) İzmir'den gerçekleşmektedir. Özellikle gıda ürünleri, inşaat malzemeleri, tekstil ürünleri, ağaç ürünleri ve mobilya, kimyevi ürünler, tarım ürünleri ticareti, İzmir ticaretine ivme kazandırmaktadır. Ulusal ve uluslararası banka ağı ve borsaları ile İzmir ve yöresi iyi bir sermaye piyasasına sahiptir. Türkiye'nin en büyük emtia borsası da İzmir ilindedir. İzmir ilinden son yedi yılda gerçekleştirilen dış ticaret rakamları aşağıdaki tabloda gösterildiği gibidir İzmir konumu ile, çağlar boyunca ticaret yollarının başlangıç ve bitiş noktasında olmuş, bu nedenle önemli bir ticaret merkezi olarak ortaya çıkmıştır. Günümüzde; İstanbul, Bursa, Manisa, Denizli, Aydın ve Muğla başta olmak üzere diğer illerin hemen hepsi ile ticaret ve sanayi açısından yoğun bağlantılar içindedir. Yıllar İtibariyle Dış Ticaret İstatistikleri
Dış ticaretin önemli merkezlerinden biri olan İzmir ili, 2001 yılında 5.8 Milyar Dolarlık ihracat yaparken, 2002 yılında 7.1 Milyar Dolar ihracat gerçekleştirmiştir. Bu rakam ülkemiz ihracatının yaklaşık % 20'sine karşılık gelmektedir. 2001 yılında 5.1 Milyar Dolar tutarında da ithalat yapan İzmir, 2002 yılında 6.1 Milyar Dolar tutarında ithalat gerçekleştirmiştir. İzmir bu rakam ile, Türkiye ithalatının % 12'sini üstlenmektedir. Ülkemiz dış ticarette açık verirken, İzmir ili 2002 yılında 1 Milyar Dolar ihracat fazlası vermiş, ihracatın ithalatı karşılama oranı % 116 seviyelerine erişmiştir. 2003 yılında ise İzmir ilinden 9.4 milyar Dolarlık ihracat gerçekleştirilmiştir. Bu rakam, ülkemiz ihracatının yaklaşık %20'sini oluşturmaktadır. Aynı dönemde ilde, Türkiye ithalatının % 14'üne tekabül eden 9.8 milyar Dolar tutarında ithalat gerçekleştirilmiştir. İzmir'den sebze-meyve, konserve, kuru gıda, içecek, hayvansal yan ürünler, deri, balık, tütün gibi tarımsal ürünlerin yanında tekstil-konfeksiyon ürünleri (iç-dış giyim), ev tekstili (havlu, bornoz vb.) deri ürünleri, çanta, ayakkabı, iplik-dokuma, mücevher, halı, yer kaplaması, kağıt ürünleri, ağaç ürünleri, mobilya, kapı ve pencere, metal ürünler, mermer, granit, seramik, madeni ve kimyevi maddeler, otomotiv yedek parça ve yan sanayi ürünleri, mekanik cihazlar, elektrik-elektronik cihazlar, (tv, monitör, kesintisiz güç kaynağı vb.), beyaz eşya ve hırdavat malzemeleri ihraç edilmektedir. İzmir'den İhraç Edilen Ürünler (%)
İthal edilen ürünler arasında ise tohum, ilaç, kimyevi maddeler, plastik, iplik, sentetik ürünler, metal ürünleri, petrol ürünleri, plastik ve diğer maddeden mobilyalar, cam eşyalar, tıbbi malzeme, matbaa ve dokuma makineleri, mekanik cihazlar, hırdavat, vida, cıvata, mücevher, tüketim ürünleri, optik cihazlar, teknolojik ürünler, telekomünikasyon cihazları, otomotiv ve yan sanayi ürünleri yer almaktadır. İzmir'e İthal Edilen Ürünler (%)
2002 yılı toplam yabancı sermayeli teşvikli yatırımların %12'sini Ege Bölgesi almıştır. Ege bölgesinde yabancı sermayeli yatırımlarda en fazla paya sahip il, 178.976 milyar TL. ile İzmir'dir. En çok imalat sanayinde, onu takiben madencilik ve hizmetler sektörlerinde yabancı ortaklarla yatırımlar gerçekleşmiştir. Ege Serbest Bölgesi'nde 306 yerli, 29 yabancı ve 49 yerli ve yabancı ortaklığı olmak üzere toplam 384 işletme faaliyet göstermektedir. 11.500 kişi istihdam edilmektedir. Ege Serbest Bölgesi'nin 2002 yılı ticaret hacmi, 2001 yılına oranla %40 artarak 1.828.870.000 dolar düzeyine ulaşmıştır. Ege Serbest Bölgesi'nin kuruluşundan bugüne toplam ticaret hacmi, 11 milyar doları aşmıştır. Son on yılda ülkemize gelen doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının %7'si Ege Serbest Bölgesi'ne yapılmıştır. 2012 yılında istihdamın 25.000, yıllık toplam ticaret hacminin 5 milyar ABD Doları olması öngörülmektedir. Menemen Maltepe'de kurulan Deri Organize Sanayi Bölgesi daha sonra serbest bölge olarak ilan edilerek, Ege Bölgesi ve Türkiye için önemli bir ticaret ve ihracat merkezi konumunu kazanmıştır. İzmir'in ticaret potansiyelinin belirleyici unsurlarından biri, tarihsel rolü çerçevesinde İzmir Limanı'dır. 3 650 gemi/yıl kapasitesi, 902 000 m 2 alanı, 2 959 metre toplam rıhtım uzunluğu, 11 000 000 ton/yıl yükleme-boşaltma kapasitesi olan İzmir Limanı'ndan 2002 yılında toplam 7 053 607 ton ihraç yüklemesi, 2 599 107 ton ithal yüklemesi gerçekleştirilmiştir. Limana gelen gemi adedi, 2002 yılında 49 yolcu, 2 596 yük gemisi olmak üzere toplam 2 645 olmuştur. 2002 yılında Alsancak Limanı'nda elleçlenen konteynır sayısı 573 231'dir. Limanın; gemi, yük ve konteynır hizmetlerinden doğan geliri, 55 milyon USD; ithalat-ihracat hacmi, 2002 yılı sonu itibariyle 10 milyar USD civarındadır. Limanda, mevcut konteynır rıhtımının 450 mt uzatılması ve geri saha dolgu ve beton kaplamasının yapımı ile oluşturulacak konteynır terminali ile, yıllık 500.000 TEU (Twenty Equivalent Unit) ek kapasite yaratılacak ve mevcutla birlikte limanın konteynır kapasitesi ortalama 1.000.000.TEU/Yıla yükseltilecektir. Ayrıca; Alsancak Limanı'nda 13 mt su derinliğinde rıhtım olmasına rağmen, İzmir Körfezi girişi (Yenikale) ile liman arasındaki deniz tabanının yer yer 10 mt derinliğinde olması nedeniyle, 13 mt derinliğindeki rıhtımlara yanaşabilecek gemiler limana gelememekte; bu durum, limanın yükleme-boşaltma kapasitesinin düşmesine yol açmaktadır. Körfez girişi ile liman arasındaki deniz tabanı derinliklerini, 13 mt lik rıhtımlara yanaşabilecek gemilerin geçişine uygun hale getirmek amacıyla, Yenikale ile liman arasında, 14 mt su derinliğinde 250 mt taban genişliğinde bir kanalın tarama ile oluşturulması gerekmektedir. Böylece, Alsancak Limanı'nın yükleme boşaltma kapasitesi % 75 oranında artacak, halen 10 milyon Ton/Yıl olan kapasitesinin 17-18 milyon Ton/Yıla; 75-80 milyon USD civarındaki liman gelirlerinin 190-100 milyon USD'na; 10 milyar USD civarında olan ithalat-ihracat hacminin 15 milyar USD'na çıkarılması mümkün olacaktır.
|
|
Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa |
Gizlilik Sözleşmesi |
Üye Girişi